Çocukluk arkadaşı Ayten ile nişanlanmak üzere olan Mahir, pasajın dağıtılması yetmiyormuş gibi bir de çok sevdiği babasının, hapse atılmasıyla şoke olur. Babası, başsavcıyı öldürmekle suçlanır.
Sahte bir kimlikle avukatlığa başlayan Mahir, çok istediği halde babasının davasından başka bir davada görevlendirilir. Şansına bu, Nazif'in koğuş arkadaşı Emin'in davasıdır.
Vakit kaybetmeden hapishaneye giden Mahir, babasına gerçekleri anlatmak zorunda kalır. Fakat aynı gece babasından öğrendiği gerçekle sarsılır. Nazif, başsavcı Süleyman'ı 30 yıl öncesinden tanımaktadır!
Mahir'in işgüzar bir adam olduğunu düşünen Feride, ona başka bir hâkimle çalışmasını söyler. Mahir için her şey bitmiş gibidir.
Tüm bunların üstüne bir de komiser Yasin tarafından nezarete atılan Mahir, geceyi nezarette geçirir. Ayten ise gece eve gelmeyen Mahir'in kendisini aldattığını düşünmektedir.
Katil olduğunun anlaşılması an meselesi olan Turgut ise bu arada boş durmaz. Nazif için özel planları vardır.
Haklı davasından asla yılmayan Mahir de Serra ile konuşabilmek için Cumhuriyet Balosuna katılacaktır. Fakat Turgut'un bunun için de bir planı vardır…
Mahir'i, Feride'den ve adliyeden uzaklaştırmaya karar verir. Mahir baloyu yarım bırakıp, orayı terk eder.
Mahir babasının suçu üstlendiğini duyunca yıkılır. Bir de üzerine annesinin işkence gördüğünü öğrenince deliye döner. Bir yandan ailesine el uzatanlara dersini vermeye çalışırken bir yandan da babasına ulaşmaya çalışır ama Nazif ölümüne susar.