Bak benim bütün mirasım senin, neyim var neyim yoksa senin! Ben çocuğumu hiçbir zaman sahipsiz bırakmayacağım! Bugün bir program yapma. İşimiz var seninle. Yuva bozmaya gideceğiz. Bu kıro dediğin kadın var ya, sevdiğim adam için şuursuz bir ninja olur. Öyle severiz biz koçum. Bu memleketin kızları Hint kızlarına benzer. Gidip böyle “öküze” taparlar. Canım doktor değilim ama hastam çoktur. Böyle sizinkiler gibi yapmacık değildir bizimkilerin sevgisi... En iyi adamları hep cadılar kapıyor zaten. Fakirin cebi boştur ama yüreği deste deste para eder! Zaten ben bu yüzden çok sevdim Çetin’i. Gözlerindeki hüznü gördüm onun. Ben o kadar kolay unutulacak kız mıyım? Nasıl bir kalp varmış oğlum sende. Otomatik kapı gibi önüne gelene açılıyor. Parasız adam oksuz yaya benzer. Ne yapacağı belli olmaz. Pervin buraya geldi! Sen mi ispiyonladın beni? Nereden buldu beni? Bir gün bu mağazadan alışveriş yapacaksın deseler, hayatta inanmazdım. İyi ki öldüm… Hayatta 3 türlü sandık var. Çeyiz sandığımız… Adam sandığımız… Bir de söz verip tutar sandığımız… Sevmiştim lan seni! Sen oradan canım diyordun, Kalbim kaburganın altına sığmıyordu Sözü yüreğinden vereceksin oğlum, başka yerinden değil. Üç kuruşluk adama beş kuruşluk değer verirsen, aradaki iki kuruşluk farkta satar seni! Oğlum bak, adam olana sözümüz yok bizim ama eğer öyle kıvırırsan gelir anlına para takarım senin! Bak koçum, hayat bir tiyatro oyunu gibidir! Her zaman en kötüler en iyi yerlerde olur… Bir gün lazım olur diye mutluluk saklasaydım eğer şu anda çıkarır verirdim! Bak Koçum! Tekme yiyen köpeğin dişleri sivri olur, yemin ediyorum acımam keserim biletini! Adam da ki rahatlığa bak! İçki yiğit’i susturur, korkağı coşturur. Senin ki o misal oldu!