İpek'in yakın dostu, tam bir sosyete güzeli olan Nazlı, bu bölüm adam öldürmekle suçlandı. Yakın arkadaşı İpek, Nazlı'nın tez canlı ve agresif biri olduğunu kabul etse de onun cinayet işleyebilecek bir durumda olmadığını düşündü. Olay yeri inceleme sonucunda, suç aletinin üzerinde Nazlı'nın parmak izlerinin çıkması ise İpek'i çaresiz durumda bıraktı.
Daha önce arkadaşı Uğur cinayetle suçlanırken yanında İpek'i bulan Şahin Başkomiser, bu konuda İpek'i yalnız bırakmak istemedi. Şahin, İpek'e hiç anlatmadığı kardeşi Zehra'yla ilgili detayları da anlattı.
İyi bir ikili olan psikolog İpek ile Şahin Başkomiser, birbirlerine verdikleri destekle iyice yakınlaştı. İkili, dert ortağı oldu. Şahin, hayatında her şeyin basit ve net olmasını istediğini söylerken İpek de bu durumun başlangıcının Zehra'nın kaybı olup olmadığını sordu. Şahin, bu sorudan kaçmaya çalışsa da İpek onu çözmeye karar verdi.
Şahin, kardeşinin kendisi için önemini anlattı. Zehra'nın kendisinin evi, yurdu, ailesi, canı olduğunu ifade eden Şahin, Zehra ölünce kendisini yersiz yurtsuz hissettiğini anlattı. Kız kardeşinin ölümüyle kendinden geçtiğini anlatan Şahin, "Benim içimde öyle bir ateş var ki, kardeşimi benden alanları yakmadan sönmeyecek. Anlamak çok zor anlasan da kurtulman imkânsız. O yüzden yorma kendini beni kendi halime bırak." dedi. İpek ise Şahin'in birlikte gittikleri seyyar köfte ekmekçinin yeri, adeta bir seans yerine dönüştü. "Bence biz buraya daha çok geleceğiz" diyen İpek bunun sinyallerini verdi.
