Fekeli, Fikret'e inanmak istemese de, Fikret'in anlattıklarına inanmak zorunda kalır. Fekeli, o yıllarda Fikret'in de annesinin de yanında olamadığına üzülürken, kardeşi Musa'nın gerçeği nasıl öğrendiğinin cevabını bulamaz.
Adnan Yaman'ın suçu yüzünden Demir'den intikam alınmasını yanlış bulduğunu söyler ama Fikret'in deli öfkesini dindiremez! Fekeli artık bu acılarla, yeniden bir savaş ile sınanmaktansa ölmeyi dileyecek haldedir. Üstelik ne kadar istemese de bu savaşın içine hızla o da çekilecektir!
Fikret'in ikinci mektubu da konakta ortaya çıkar! Züleyha mektubun gerçekliğinin iyice araştırılması gerektiğini ısrarla söylese de, Demir için artık bu durum bir savaş ilanıdır! Babasının günahı olmadığına ise yüzde yüz emindir! O, bu savaşı bildiği yoldan kazanmak için harekete geçer.
Ama Züleyha'nın başka planları vardır. İlk olarak biraz araştırma yapar, ardından da Sevda ile İstanbul'a gitmeye karar verir.
Fikret, Fekeli'ye her şeyi anlattıktan sonra, duygusal olarak çöker. Kötü bir gece geçirir. Eve döndüğünde ise Müjgan'la barışır. Geleceklerini konuşurlar ama Müjgan Fikret'in ilgisizliğinden hala mutsuzdur.
Hastanede de Ümit, Müjgan ile olan gerginliği sona erdirmek için harekete geçer ve zeytin dalı uzatır. Müjgan da onunla dost olabilmek için adım atar. Ama iki kadın da henüz birbirlerinin Fikret ile ilişkisinin boyutunu bilmiyordur!
Ümit, Yaman konağındaki yemeğin ardından yine Demir ile buluştuğu için mutludur. Ama Demir'in temkinli halleri canını sıkar. Tekrar karşılaştıklarında ise Demir'i baş başa kalmaya ikna eder.
Birlikte tatile gitmeye karar verirler. Bu tatil, Demir'in uğrunda neredeyse Çukurova'yı yaktığı Züleyha'dan boşanma kararı vermesine neden olur!